Diyarbakır’da okul gruplarında tepki çeken mesaj: ‘Çocuklara uzuv kaybını hissettirin’
Diyarbakır Milli Eğitim Müdürlüğü, Gazze’de binlerce kişinin ölümüne yol açan yönelik saldırılara karşılık bu hafta itibariyle okullarda İsrail menşeli ürünlerin satışını durdurdu.
Eğitim-Sen Diyarbakır Şubesi konu ile ilgili yaptığı açıklamada, başlatılan boykot kampanyasının pedagojik açıdan yanlışlıklar içerdiğini ifade etti.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Sınıflarda bir ders boyunca çocukların savaşı bizzat yaşamanın ve uzuvlarından birini kaybetmiş gibi kullanmamanın hissini drama yolu ile hissettirelim’ cümlesi okul gruplarında paylaşılan vahim cümlelerden sadece bir tanesidir. Pedagojiden uzak, çocuğun üstün yararı ilkesi ile bağdaşmayan ve çocuğu duygusal istismara maruz bırakan bu anlayışı kınıyoruz.
Bir çocuğun savaşta uzvunu kaybeden bir çocukla empati kurma mecburiyetine sokmak, bununla yetinmeyip bu durumu drama yöntemiyle canlandırılmasını istemek, çocukları baş edemeyeceği bir acıya sürüklemektedir. Çocukların bilinçaltına savaşın ya da savaştan dolayı organlarını kaybetmenin sıradanlığı işlenmektedir. Pedagojiden uzak, çocuğun üstün yararı ilkesi ile bağdaşmayan ve çocuğu duygusal istismara maruz bırakan bu anlayışı kınıyoruz. Bu tarz eylemler önceden travmalar yaşamış ya da henüz yaşamamış farketmeksizin tüm çocuklar için psikolojik olarak travmatize edici ve çocuğun iyi oluş halini bozuma uğratan eylemlerdir.
“BU DAYATMAYI KABUL ETMİYORUZ”
Eğitim-Sen Diyarbakır Şubesi’nin açıklamasında şu vurguda bulunuldu:
Yapılması planlanan bu eylemler bölgemizde savaş, göç, deprem travmaları yaşamış çocukların travmalarının tekrar tetiklenmesi riski taşırken diğer çocuklar için de travma yaratma riski taşımaktadır. Savaşların yarattığı olumsuz sonuçların telafi edilmesi için çocuklara misyon yüklenemez. Yetişkinlerin görevi çocuğu ihmal etmek, duygusal istismara maruz bırakmak, çocukta travma yaratmak veya çocuk haklarını ihlal etmek değildir; çocukları olumsuz bütün durumlar ile oluşabilecek tehlikelre karşı korumak ve çocuğun iyilik ihlalini yükseltmektir. Eğitim emekçilerine bu tarz paylaşımların yaygunlaştırılması dayatmasını da kabul etmediğimizi ifad eetmek isteriz.
