Gazeteci Cengiz Erdinç, Ankara’da iki aydan beri 7-8 savcının üzerinde çalıştığı ve ‘operasyonların anası ‘olarak nitelenen bir büyük hazırlık olduğunu ileri sürdü. Erdinç, MİT’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunduğu ‘yargı’ raporunun da bu büyük operasyonla ilişkili olduğunu söyledi.
Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT), Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yargıdaki “çürüme” ve “rüşvet” iddialarıyla ilgili rapor sunmasının yankıları sürüyor. İddiaya göre Erdoğan’a sunulan rapor, 2020 sonunda MİT bünyesinde kurulan bir birimle ilgili. Bu birim başta Bakırköy ve Çağlayan Adliyesi olama üzere yargıdaki birçok rüşvet, dolandırıcılık, adam kayırma ve hukuk dışı uygulamaları tek tek raporluyor. Gazeteci Cengiz Erdinç’in iddiasına göre Ankara’da 7-8 savcının çalıştığı büyük bir operasyonun hazırlıkları da sürüyor.
Cengiz Erdinç, X hesabındaki paylaşımlarında Erdoğan’a sunulan rapor ve Ankara’da ‘operasyonların anası” olarak değerlendirilen operasyona ilişkin dikkat çekici bilgiler paylaştı.
“Öncelikle MİT durup durup Erdoğan’a rapor hazırlamıyor” diyen Erdinç, “11 Aralık 2020 tarihinde MİT’te sınır aşanlar da dahil organize suçla ilgili bir birim kuruldu. Peker’in açıklamalarıyla başlayan süreç de dahil pek çok olay ve operasyon bu birimle ilişkili” diye yazdı.
‘BÜYÜK BİR HAZIRLIK VAR’
Ankara’da hazırlığı süren bir operasyon olduğuna işaret eden Erdinç, “İkincisi, en az iki aydan beri Ankara’da yedi sekiz savcının çalıştığı ‘operasyonların anası’ diyebileceğimiz bir büyük hazırlık var. Bunu özellikle Bakırköy Adliyesi’ni işaret ederek defalarca telaffuz ettim, bazı mahalli idarelere, icra dairelerine kadar uzanan bir soruşturma” ifadelerini kullandı.
İSMAİL UÇAR’IN DİLEKÇESİ ÖN ALMAK İÇİN Mİ?
İstanbul Anadolu Başsavcısı İsmail Uçar’ın, sadece Anadolu Adliyesi’nde yaşananlara değinip Çağlayan ve Bakırköy’den hiç söz etmemesini de yorumlayan Erdinç, “İsmail Uçar’ın dilekçesinin de bu noktada bu soruşturmalara ön almak için basına sızdırıldığını düşünüyorum” dedi.
Erdinç, şöyle devam etti: “Yerel seçimler öncesi muhtemel operasyonun yıldızı kim olacak? Burada herkesin bildiği ama kimsenin sesini çıkarmadığı akçalı işler, asansör meseleleri, televizyon kanalları önlerine konduğunda Yerlikaya güzellemelerini ve o yenilen hurmaları hatırlamak gerekir.”
Erdinç son olarak, “Olaylar artık adliye adliye isim, rakam telaffuz edilmesine kadar geldi” diye yazdı.
